Proaktif Hukuk ve Danışmanlık Bürosu, tüm alacak davalarında yanınızda yer alarak sizlere kaliteli bir avukatlık hizmeti sunma vazifesini üstlenmektedir. Alacakların tahsil edilmesi noktasında uzman bir hukukçu ekiple çalışan büromuz, davanızı yürüterek ve daha sonrasında mahkeme kararının uygulanması adına icra takibi başlatarak borçluyla olan hukuki münasebetinizi sona erdirme amacı gütmektedir.
Alacak davalarında mahkeme hem tespit hem de icra emri kararı vermektedir. Dolayısıyla tür olarak eda davalarına oldukça yakındır. Eda davaları; bir şeyin verilmesi, yapılması veya yapılmaması talebiyle açılan davalardır.
Borç İlişkisinin Kaynakları
Uygulamada sık rastlanan davalardan biri olan alacak davaları, konu bakımından oldukça geniştir ve birçok konuda alacak davası açmak mümkündür. Alacak davalarında borçlu ve alacaklı taraf bulunmaktadır. Bu bakımdan ortada mevcut bir borç ilişkisi bulunmaktadır. Borç ilişkisini doğuran 4 kaynak bulunmaktadır. Bunlar:
Bu borç doğuran işlemlerden kaynaklı olarak borçlanan kişi, borcunu temerrüde düşürmeden ödemekle yükümlüdür. Borcunu zamanında ödemezse alacaklı kişi olayı yargı nezdine taşıyıp borcunun tahsilini amaçlayacak ve bir alacak davası açacaktır. Mahkeme borçlunun haksız olduğunu ve alacağın ödenmesi gerektiğine karar verirse kararında bunu belirtir ve bu kararla beraber alacaklı borçlu hakkında ilamlı icra takibi başlatabilecektir. Devlet mekanizmasının devreye girmesiyle cebri bir tahsilat söz konusu olacaktır ve alacağın borçludan alınabilmesi için gereken hukuki yöntemler sırasıyla izlenecektir.
Alacak Davalarında Görevli Mahkeme
Sözleşmeden doğan alacak davalarında sözleşmenin türüne göre dava açılacak mahkeme belirlenmektedir. Örneğin iş sözleşmesinden kaynaklanan davalarda görevli mahkeme iş mahkemeleriyken, kira sözleşmelerinden kaynaklı davalarda görevli mahkeme sulh hukuk mahkemeleridir. Diğer borç ilişkilerinde de görevli mahkemenin tespiti tamamen dava konusuna göre değişiklik göstermektedir.
Alacak Davası Dilekçesi
Diğer tüm davalarda olduğu gibi burada da dilekçe yazımı büyük önem taşımaktadır. Dilekçenizi oluştururken dikkatli davranmalı ve olayları delilleriyle beraber düzenli bir şekilde belirtmelisiniz. Bunun yanında eğer belirsiz alacak davası açmıyorsanız dava konusunun değerini doğru bir şekilde belirtmelisiniz; böylece daha sonradan düzeltme telaşı içine girmeyecek ve içiniz rahat bir şekilde davanızı takip edeceksiniz.
Hem dilekçe yazımı hem dava şartlarının ve ilk itirazlardan biri olan yetki itirazının sorun olmaması hem de duruşmada temsil anlamında bir avukatınızın olması sizlere büyük fayda sağlayacaktır. Örneğin davanız konusunda yetkili mahkemeyi yanlış tespit ederseniz karşı taraf cevap dilekçesiyle birlikte yetki itirazını gündeme getirebilir ve bu sebeple ilgili mahkeme yetkisizlik kararı verebilir. Böyle bir durumla karşılaşmamak adına işinizi şansa bırakmamalı ve uzman bir hukukçudan yardım almalısınız.
Belirsiz Alacak Davaları
Belirsiz alacak davası, davanın açıldığı tarihte alacağın değerinin tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olmadığı durumlarda; asgari bir değer belirtmek suretiyle açılabilecek davalara denmektedir. Daha sonra karşı tarafın da verdiği bilgiler doğrultusunda yapılan incelemelerle alacak miktarı tam olarak saptanabilir hale geldiğinde davacı yani alacaklı iddia ve savunmaların genişletilmesi yasağına uymaksızın dava değerini değiştirebilmektedir.
Belirsiz alacak davaları pratikte oldukça işe yaramaktadır; özellikle borç bilinemeyeceği veya bilinmesi mümkün olamayacağı durumlarda alacaklı tarafın mağdur olmaması adına geliştirilen bir yol olmuştur.
