Markaların Taklide Karşı Korunması

Markaların Taklide Karşı Korunması

Marka Nedir?

Marka belli bir çizim, şekil yahut resim olarak tespit edilip, ticari malların, nesnelerin tanıtılmasında ve diğer benzerlerinden ayırt edilmesinde kullanılır. Marka tespitinin gerçek amacı, sadece onu ihdas ve tescil ettiren özel veya tüzel kişinin meydana getirdikleri ve pazarladıkları ürünlerin başka özel veya tüzel kişiliklerin pazarladıkları ve ürettiği ürünlerden ayırt edilmesini ve bu sayede marka hakkının korunması hükümlerinden özel veya tüzel kişiliklerin faydalanması, ticaret yaşamındaki itibarlarının korunması amaçlanmıştır.

Markaların korunması için yasal düzenleme 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde yapılmış olup, bu mevzuattaki son değişiklik 5883 sayılı Markaların Korunması Hakkında KHK ile İlgili Değişiklik Yapılmasına Dair kanunla 2009 senesinde yapılmıştır. Bu değişiklikle birlikte bazı fiiller suç olmaktan çıkarılmıştır.

Marka Hakkının Korunması

Markanın söz konusu bu mevzuatımızdaki hükümlerden faydalanabilmesi için marka tescilinin yapılmış olması gerekmektedir. Markanın sağladığı haklar, tescilli yayın tarihi itibariyle  üçüncü kişilere hüküm ifade edecektir. Marka sahibinin tazminat talebi ancak bu yayından sonra olabilir. Şirketlerin, markalarının korunmasına yönelik tedbirler alması veya markanın kullanımına bağlı hak ihlali durumunda yargı yollarına başvurulması için hukuk bürolarına danışmanları menfaatleri açısından önemlidir.

Tescil edilmemiş bir marka ise ancak genel hükümler çerçevesinde korunur.

Markanın tescilden doğan, 556 sayılı KHK’nın madde 9’una dayanan engellemeyi talep etme hakkının durumları;

  • Markanın tescil kapsamına giren mal veya hizmetleriyle ilgili olarak, tescillenmiş marka ile aynı veya benzerin işaretin kullanılmasını engellemeyi talep etme.
  • Tescilli marka kapsamında sunulan mal veya hizmetlerin, aynı mal veya hizmetleri sunan başka bir mal veya hizmetleri markayla karıştırılma, halk tarafından ilişkilendirilme ihtimaline karşı bunun önlenmesini talep etme.
  • Tescilli markanın sunduğu mal veya hizmetlerle herhangi bir benzerliği olmayan ancak aynı veya benzer işareti kullanan başka bir markanın diğer markanın tanınmışlık düzeyinden dolayı herhangi bir yarar elde edecek olması veya itibarını zedeleyecek olması durumunda bu işaretin kullanılmasının önlenmesini talep etme.

Markanın tescilden doğan 556 sayılı KHK’nın madde 9’una dayanan yasaklama durumları;

  • İşaretin mal veya ambalajın üzerine konularak sunulması.
  • İşareti taşıyan malın piyasaya sürülmesi veya bu amaç güdülerek stoklanması, tesliminin gerçekleştirilebileceğinin teklifi veya hizmetin sağlanması ve sunulması.
  • İşareti taşıyan malın gümrük bölgesine girmesi veya gümrük onayına tabi tutulması.
  • Teşebbüs tarafından marka işaretinin reklamlarında veya iş evrakında kullanılması.
  • Marka işareti ile ilişkisi olmamasına rağmen, sırf ticari kar güdülerek aynı veya internet ortamında alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimde kullanılması.

Tescilli Markanın Korunma Süresi

Mevzuata uygun tescil edilmiş bir marka üzerinde o kişinin hakkı ilgili kanun gereğince 10 yıl korunmaktadır. 10 yılın dolmasına son 6 ay kala marka tescilinin yenilenmesine ilişkin başvuru yapılmaz ise o kişinin marka üzerindeki hakkı sona erer. Ve bu markanın hükümsüzlüğüne ilişkin kararı yetkili mahkeme vermektedir.

Tescilli Markanın Kullanımı ve Devam Etmesi

Tescilli marka sahibinin bu markanın kullanma hakkından yararlanabilmesi ve buna devam edebilmesi için bazı koşulları yerine getirmelidir. Bu koşullar;

  • Markanın himaye süresi olan 10 yıllık süre dolmamış olmalıdır.
  • Marka terkin ve iptal edilmemiş olmalıdır.
  • Marka ilk tescil halindeki gibi kullanılmalıdır. Yapılan değişikliklerinde tescili gerekmektedir.
  • Marka, tescil tarihinden itibaren ara verilmeden, devamlı olarak kullanılmış olmalıdır.

 


Bu Makaleyi Paylaş