Kooperatif Hukuku

Kooperatif; dernekten ve ortaklıktan, çeşitli noktalarda değişik özellikler gösteren bir kişi birliğidir. Kişi birlikleri arasındaki en önemli fark amaçlarındadır. Ortaklıkların amacı kar elde etmek ve paylaşmaktır. Kooperatiflerin ne kar paylaşmaya yönelik ticari bir amaçları vardır, hatta ne de amaçlarında ekonomik eğilime rastlanır.

Kooperatifin amacı; bireyin ekonomisini geliştirmektir. Ekonominin geliştirilmesi birey çapındadır ama, geniş kapsamlı ve çok yönlüdür. Örneğin; bir çiftçi makinalı tarım yapabilir, ürününü hemen pazara ulaştırabilir ve değerini alabilecek şekilde pazarlayabilirse, hayat düzeyi yükselir, bir anlamda ekonomisi gelişmiş olur.

Kıt olanaklarla bunları tek başına elde edemez. Fakat, birçok çiftçi bir araya gelip, bazıları traktörü, bir bölümü çekiciyi, başka birkaçı ise su motorunu veya kamyoneti ya da pazarda satış yerini sağlarsa ve bütün bu araçlar karşılıklı yardım anlayışı içinde birlikte kullanılırsa tek kişi ile yapılamayana, ulaşılamayana erişmiş olurlar.

Bu sebeple, çoğu kez kooperatifin amacının kendi kendi yardım olduğu da söylenir. Kooperatifte birey ekonomisinin geliştirilmesi amaç edinilir. Anayasanın 171. Maddesi de kooperatifçiliğin geliştirilmesini desteklemektedir.

Türk Hukuku’nda Kooperatifler Kanunu, kooperatiflerin amacını; sağlayıp koruma olarak ifade etmiştir. Bu deyim bu kavramı açıklamakta yetersiz kalmaktadır. Kooperatifler Kanunu’nun 1. Maddesine göre kooperatifler; ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle geçimlerine ait ihtiyaçlarını … sağlayıp koruma amacına sahip “teşekkül”lerdir.

Kooperatif Hukuku’nun ana kaynağı 1163 sayılı kooperatifler kanunudur. 1969 yılında yürürlüğü girmiştir ve büyük ölçüde İsviçre Borçlar Kanunu’nun kooperatiflere ilişkin hükümlerini örnek almıştır. Kaynak kanunda kooperatif şirket olarak düzenlenmiştir fakat Türk Kooperatif Hukuku’na kooperatif, bağımsız olarak girmiştir.

Kooperatif Kanunu’ndaki yasal tanıma göre kooperatif şu unsurlardan oluşmaktadır:

1-      Kooperatifin amacı; sağlayıp korumaktır

2-      Amacı elde etmek için karşılıklı yardım, dayanışma, kefalet araçları kullanılır

3-      Gerçek kişilerle, belirli nitelikteki tüzel kişiler ortak sıfatını kazanabilirler

4-      Ortak sayısı sabit değildir

5-      Sermaye değişkendir. Kooperatif bir teşekkül niteliğindedir, yani ortaklıktan ve dernekten farklıdır.

Gerçek kişilerle, bazı tüzel kişiler kooperatif ortağı olabilirler. Kamu tüzel kişilerinin tümüne, kamu iktisadi teşebbüslerine ve derneklere bu olanak tanınmış, ortaklıklara ve özellikle ticaret ortaklıklarına kooperatifin kapısı kapanmıştır. Kamu tüzel kişileri kooperatiflere ortak sıfatını almadan destek de sağlayabilirler.

Kooperatifin belirgin özelliği değişir ortaklı olmasıdır. Ortak sayısını değiştirmek, yeni ortak almak, ortak çıkarmak veya payı kısmen devretmek için ortaklık sözleşmesinin değiştirmek gerekir.

Kooperatifte ne pay yeri ne de ortak sabittir. Sermaye ve pay sayısı da ortak sayısı ile bağlantılı olarak değişir. Kooperatifin sermayesi her yeni giren ortak ile birlikte kendiliğinden artar, çıkan ortakla da kendiliğinden azalır. Ticaret ortaklıklarında olduğu gibi, özel usule uyularak sermayenin artırılıp, eksiltilmesine gerek yoktur.

Kooperatif tüzel kişiliği olan bir kişi birliğidir, özel hukuk tüzel kişisidir. Bu tüzel kişinin faaliyeti, amacı ve çalışma konuları ile sınırlıdır.

Kooperatifin ünvanının nasıl olacağı konusunda Kooperatifler Kanunu’nda bir hüküm yoktur. Sadece, kooperatif adının, bu kanuna göre kurulmuş teşekküllerce kullanılabileceği belirtilmiştir.

Kooperatifler; konu, yer aldıkları kaynak açısından, ölçek açısından sınıflandırılabilir. Konu açısından; üretim, tüketim, tarım, kredi ve sigorta kooperatifleri örnek verilebilir. Yer aldıkları kaynak açısından ise; bu kanuna veya özel kooperatif yasalarına tabi olanlar olarak ayrılabilir. Ölçek açısından ise; kooperatifler ve büyük kooperatifler olarak ayrılır.

Proaktif Hukuk olarak, uzman kooperatif avukatlarımız ile kooperatiflerinden kuruluş aşamasından işleyiş aşamasındaki hukuki danışmanlıklarına ve de kooperatifin dağıtılması olan tasfiye sürecindeki işlemlerine kadar, müvekkillerin hak kayıpları önlenmekte, mevzuat çerçevesinde mümkün olan en avantajlı sonuçları almaları, sonuç odaklı çalışma prensibimiz sayesinde de hızlı bir şekilde sağlanmaktadır.

Bu Sayfayı Paylaş