Çek Alacağı Davası Nasıl Açılır?

Çek Alacağı Davası Nasıl Açılır?

Çek Alacağı Davaları Nelerdir?

 

Çek çeşitli nedenler dolayısıyla ödenmeyebilir. Çek karşılıksız çıkabilir yahut bir kısmı karşılıksız çıkabilir,çek zayi olabilir ve zayi olduğu için çekin iptali davası açılabilir,çekin kıymetli evrak olarak kabul edilmediği durumda kıymetli evrak gibi kullanılmış olmasından dolayı sebepsiz zenginleşmeye dayalı bir dava açılabilir.Bu davalardan en çok karşımıza çıkan türü çekin karşılıksız çıkması sonucu oluşan davalardır.

 

Karşılıksız Çek Alacak Davası Nasıl Olur?

 

 Karşılıksız çekin hukuki sonuçlarından birisi de çekte müracaat hak olarak karşımıza çıkar Çekte müracaat hakkı dediğimizde usulüne uygun olarak ibraz edilmiş olan çekin muhatap tarafından haksız olarak ödenmemesi veya mücbir sebep dolayısıyla muhataba müracaat edilememesi nedeniyle,hamil olan kişinin çek bedelini keşideciden ve cirantalardan ayrıca bunların avalistlerinden talep ve tahsil edebilmesini sağlamaktadır.

 

Karşılıksız Çekte Müracaat Hakkı

 

 Zamanında ibraz edilmiş olan bir çekin ödenmemiş olduğu ve ödemeden kaçınılması durumu;

  • Resmi bir vesika ile yani protesto ile;

  • Muhatap tarafından, ibraz gününün de belirtilmesiyle, ve  çekin üzerine tarih yazılmış olması zorunluluğu ile bir beyan suretiyle;

  • Çekin vaktinde teslim edilmesine rağmen ,ödenmediği tespit edilen tarih var olan bir beyanı ile;

sabit olunduğu takdirde hamil; cirantalar, keşideci ve diğer çek borçlularına karşı müracaat haklarını kullanabilecektir.

    Dolayısıyla, bir çek verilen süre içinde ibraz edilmiş olunmasına  rağmen, muhatap banka tarafından ödenmemiş ise müracaat hakkı doğacaktır.Hamilin bu müracaat hakkını kullanabilmesi için çeki öncelikle muhatap bankaya süresinde ibraz etmeli ve ödenmeme durumunun da resmen tespit edilmesi gerekmektedir..

    Çek niteliğinde olmadığı yahut yetkili hamilce ibraz edilmediği için muhatap bankaca ödenmeyen bir senet var ise hamilin müracaat borçlularına başvurma hakkı olmayacaktır.  Süresi içinde ibrazda bulunmayan çek hamili ve süresi içinde ibrazda bulunmasına karşın bu süre içinde ödenmediğini tespit ettiremeyen hamilin müracaat hakkı bulunmaz.

 

Müracaat Hakkı Kaybedilirse Hangi Yola Başvurulur?

 

 Çekin ödenmemesi durumunda hamil, çek borçlularına başvurmayı tercih edecektir.Zira, hamile tanınmış olan bu müracaat hakkı, bir yandan talep hakkı ve sorumluların kapsamı nedeniyle diğer yandan da kambiyo senedi varlığında alacağın takibi amacına yönelik özel takip usulü nedeniyle daha avantajlı bir yoldur.
 Hamilin  müracaat hakkı doğmuş olsa bile çek için kısa tutulan süreler sebebiyle, bu talep hakkı da zamanaşımına uğramış olabilir. Bu zamanaşımı durumu müracaat hakkı kapsamında hamile ödeme yapan(keşideci dışında)  bir müracaat borçlusu açısından da gündeme gelebilecektir.


     Çek hamili bu olasılıkta kambiyo hukukuna özgü olan sebepsiz zenginleşme davasına başvurabilir ayrıca taraf kaydı ile temel ilişkiye de dayanarak dava açabilir. Çekler açısından baktığımızda da gündeme gelebilecek diğer bir olasılık ise karşılığın devri olacaktır.

 

Çeke Dayalı Sebepsiz Zenginleşme Davası Davası Açılabilmesi Şartları Nelerdir?

 

   Zamanaşımına uğramış bir alacak nedeniyle, borçlu aleyhine sebepsiz zenginleşme davası açma imkanı yokken kambiyo senetlerinde bu hak tanınmış olmaktadır.Borçlar Hukuku’nun temel prensiplerine aykırı ve kambiyo alacaklısı lehine önemli bir koruma hükmü oluşturur böylelikle.

  Bu durumda keşideci çekten doğan borçları düşmüş olsa bile, hamilin aleyhine sebepsiz olarak iktisap ettiği meblağ nispetinde ona karşı borçlu olacaktır..

   TTK’da sebepsiz zenginleşmeden bahsedilmesine karşın bu dava BK’da düzenlenen sebepsiz zenginleşmeden farklı şekildedir. Bu dava , kambiyo hukukuna tabi özel bir dava niteliğinde olduğu çoğunluk tarafından da kabul edilir.

   Çeke dayalı bir sebepsiz zenginleşme davasının açılabilmesi için öncelikle çekin tüm zorunlu unsurlarının var olması gerekir.Burada davacı olan çeki elinde bulunduranın çekin geçerli hamili olduğunu ispat etmesi  gerekir.

   Hamil, sebepsiz zenginleşme davasını sadece keşideciye karşı açabilecektir. Çekin ibraz edilmemesi durumunda veya zamanaşımına uğramış olması sebebi ile ödeme yükümlülüğünden kurtulmuş cirantalara karşı bu dava açılamayacaktır.

   Sebepsiz zenginleşme davasını ancak çekin lehtarı veya çeki ciro ederek teslim almış olan kişi veya hamiline yazılı bir çeki devralmış ise hamil açabilecektir.Keşideci tarafın lehtara çek vermesi genelde aralarındaki temel ilişkiye dayanmaktadır.Lehtar kişi çeki ciro etmiş veya devretmiş ise, hamil ile keşideci arasında bir  temel ilişkiden bahsedemeyeceğimiz için ;hamil sadece şartları varsa çeke dayanan sebepsiz zenginleşme davası açabilecek durumda olacaktır.

    Bu davanın açılabilmesi bakımından; hamilin çek bedelini tahsil edememiş olması ile   bir zarara uğraması ve bunun karşılığında keşidecinin zenginleşmiş olması gerekli ve yeterlidir     Çekten doğan müracaat hakkının kaybedilmiş olması için,hamilin zarara uğraması için yeterli olduğu gibi, çek bedelini kesin olarak ödemekle yükümlü olan keşidecinin, bu ödeme yükümlülüğünden kurtulması da sebepsiz zenginleşme açısından bir karine olarak kabul edilmiştir.   

  Dolayısıyla burada hamil sebepsiz zenginleşme davasında temel ilişkiyi ispatlamakla yükümlü değildir,temel ilişki kapsamında bir zenginleşmenin oluşmadığını keşide ispat edilmelidir.

    Bu dava yolu ile birlikte hamil uğradığı zararları keşideciden talep edecektir.

 Burada talep edilecek miktar, çek bedeli ile sınırlı tutulmuştur ve çek bedelini aşan zararını hamil bu dava yolu ile keşideciden talep edemez.Ayrıca hamil, sebepsiz zenginleşmenin gerçekleştiği yani müracaat hakkının düştüğü veya zamanaşımına uğradığı tarihten itibaren ayrıca faiz isteyebilecektir.

    Kambiyo senetlerinde sebepsiz zenginleşme davasının ne kadar bir süre için de açılacağına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır.Yargıtay ise bir yıllık zamanaşımı süresinin burada uygulanması gerektiği düşüncesindedir.

 
 
 

Bu Makaleyi Paylaş