Çek Kanununda Yapılan Mevzuat Değişiklikleri

Çek Kanununda Yapılan Mevzuat Değişiklikleri

5941 Numaralı 14 Aralık 2009 kabul tarihli Çek Kanunumuz 31 Ocak 2012 tarihinde bir takım değişikliklere uğramıştır. Bu değişiklikle birlikte karşılıksız çeklerin yaptırımının niteliği, yapılan değişikliklere uygun yeni çek defterlerinin dağıtımı, çek yaprağı üzerinde yazılacaklar vb. konularda, hukukumuza bilinmesi gereken yenilikler gelmiştir.

-Karşılıksız çek işlemine sebep olan kişilerin kayıları bu değişikliklerle birlikte adli sicilde değil T.C Merkez Bankası tarafından tutulacak olup, karşılıksız çek verenlere uygulanan yaptırımın niteliği adli yaptırımdan çıkartılıp Cumhuriyet savcısı tarafından uygulanmak üzere idari yaptırıma dönüştürülmüştür. Karşılıksız çeklere sebep olanlar için çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına hükmedilecektir. Bu yasak tüzel kişiler hakkında da uygulanabilir. Eğer bu karşılıksız kalan çeklerin borçları temerrüt (gecikme) faizi ile birlikte ödenirse Cumhuriyet savcılığı tarafından bu kişiler ve kurumlar hakkındaki çek düzenleme ve çek hesabı yasağı kaldırılır ve bu durum T.C Merkez Bankasına bildirmek suretiyle haber edilir. Yasağımızın kalkması için bir yol daha mevcuttur. O da yasak kaydının girildiği tarihin üzerinden 10 senenin geçmesi gerektiğidir. Bu yasağın haksız olduğunu düşünen kişi ve kurumlar için de itiraz ve başvurular için kanun yolu, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu hükümleridir. Andığımız bu kanun gereği idari yaptırımın tebliğinden itibaren en geç 15 gün içinde itiraz yoluna başvurulmalıdır. Bu süre içinde başvurulmaz ise yaptırım kesinleşmiş olur.

5941 sayılı kanunumuzun 5. maddesinde yapılmış olan yaptırımın niteliği değişimi, aynı maddenin diğer fıkralarının bu kanunumuzdan çıkarılmasına neden olmuştur. Bu fıkralar:

(2)   Birinci fıkra hükmüne göre çek karşılığını ilgili banka hesabında bulundurmakla yükümlü olan kişi, çek hesabı sahibidir. Çek hesabı sahibinin tüzel kişi olması hâlinde, bu tüzel kişinin malî işlerini yürütmekle görevlendirilen yönetim organının üyesi, böyle bir belirleme yapılmamışsa yönetim organını oluşturan gerçek kişi veya kişiler, çek karşılığını ilgili banka hesabında bulundurmakla yükümlüdür.

(4) Karşılıksız çek düzenleyen, adına karşılıksız çek düzenlenen ve ileri düzenleme tarihli çek üzerinde yazılı tarihe göre kanunî ibraz süresi içinde ibrazında, karşılığını ilgili banka hesabında bulundurmayan gerçek ve tüzel kişi hakkında, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısının talebi üzerine, sulh ceza hâkimi tarafından, kovuşturma evresinde resen mahkeme tarafından, karşılıksız çıkan her bir çekle ilgili olarak, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararı verilir.

(9) Karşılıksız kalan bir çekle ilgili olarak yapılan soruşturma veya kovuşturma neticesinde;

a) Cumhuriyet savcısı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına,

b) Mahkeme tarafından, beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın düşmesi veya davanın reddine,

karar verilmesi hâlinde, aynı kararda, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının kaldırılmasına da karar verilir. Bu karar, kesinleşmesi hâlinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına sekizinci fıkradaki usullere göre bildirilir ve ilân olunur.

(10) Koruma tedbiri olarak verilen çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararına yapılan itirazın kabulü hâlinde, bu kararla ilgili olarak da sekizinci fıkradaki bildirim ve yayımlanma usulü izlenir.

(11) Birinci fıkrada tanımlanan suç nedeniyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, ön ödemeye ve 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 297 nci maddesinin üçüncü fıkrasındaki tebliğnamenin tebliğine ilişkin hükümler uygulanmaz.

-       Yaptırımın adli olmaktan çıkartılıp idari olmasıyla birlikte Çek Kanunumuzun 7.maddesi de değişikliğe uğramak zorunda kalmıştır. 9. fıkrada yer alan ‘bir yıla kadar hapis’ ibaresi ‘Cumhuriyet savcısı tarafından üçyüz TL’dan üçbin TL’na kadar idari para cezası’ olarak değiştirilmiştir. Bu sayede çek defteri yaprağı kullanmadan hamiline çek defteri düzenleme fiili adli yaptırımdan çıkartılıp idari yaptırıma tabi kılınmıştır.

-       Banka, karşılıksız çıkan çeki ibraz eden hamile, süresinde ibraz edilmiş her çek yaprağı için:

Çekin karşılığı hiç bulunmaması halinde;

Çek bedeli bin TL üzeri ise bin TL

Çek bedeli bin TL altı ise çek bedelini

Çekin karşılığının kısmen bulunması halinde;

Çek bedeli bin TL ve altında ise çek bedelini aşmayacak şekilde kısmi ödemenin bin TL’na karşılayacak kısmı

Çek bedeli bin TL üzerinde ise çek bedelini aşmamak koşuluyla kısmi ödemeye ek olarak bin TL

ödemekle yükümlüdür.

-       2012 senesinde Çek Kanunumuzda yapılan değişikliklerden bir tanesi de 2.maddenin 7. fıkrasına eklenen çek defterinin her bir yaprağına ‘çekin basıldığı tarih, yazılır’ ibaresidir. Bu ibare sayesinde kanun koyucu, çekin 5 yıl içinde ibraz edilmemesi halinde bankanın ödemekle sorumlu olduğu çekin üzerindeki tutara ilişkin sorumluluğundan kurtulmasını hedeflemiştir. Fakat, bu 5 yıllık sürenin çekin ibraz süresi, geçerlilik süresiyle ilgisi bulunmamaktadır. Bu süreler, ilgilisi Ticaret ve İcra İflas Kanunundaki hükümlerle saklı tutulmaktadır.


Bu Makaleyi Paylaş