İnternet yoluyla işlenen suçlar temelinde bilişim suçları kapsamında değerlendirilmekte olup son yıllarda teknolojinin gelişimiyle birlikte uygulamada sıklıkla karşılaşılan suç tiplerinden birini oluşturmaktadır. İnternet yoluyla işlenen suçlar başlıca hakaret, tehdit ve şantaj suçlarından oluşmaktadır. Bunun dışında bilişim sistemlerine izinsiz olarak girilmesi, hukuka aykırı olarak bilgilerin değiştirilmesi, bilgilerin silinmesi ve bozulması, iftira ve buna benzer sayısını artırabileceğimiz suçlar internet yoluyla işlenen suçlar dahilindedir. İnternet yoluyla işlenen suçlar hakkında hukuki prosedür hakkında bilgi edinmek ve mağdur olunması durumunda yapılacak işlemler hakkında bilgi almak adına uzman bir bilişim avukatına danışılması önem taşımaktadır. İnternet yoluyla işlenen suçlarda uygulanacak mevzuat 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu olmakla birlikte 5651 sayılı Kanun da muhtelif mevzuat olarak uygulama alanı ve imkanı bulacaktır.
İnternet Yoluyla Hakaret Suçu
Hakaret suçu, Türk Ceza Kanunu 125-131. maddeleri arasında düzenlenmiş bulunup kişinin şeref ve haysiyetine yönelik aşağılayıcı ve onur kırıcı söz ve içerik şeklinde yapılabilen davranışları kapsamaktadır. Suçun kovuşturma ve soruşturması mağdurun şikayetine tabi olarak gerçekleştirilecektir.
İnternet yoluyla işlenen hakaret suçu açısından en çok karşılaşılan ortamlar olan sosyal paylaşım ağları (twitter, facebook vb.), mail ve kişisel internet sitesi yahut da blog üzerinden içerik, haber kullanılması ya da mağdur şahısların üyelik hesapları kullanılarak hakaret suçu işlenmektedir. Hakaret suçunun internet vasıtasıyla işlenmesinin ağırlaştırıcı bir neden olarak düzenlenmemiş olup suçun failinin tespiti, suçun ispatı açısından ve delillerin sunulması açısından önem taşımaktadır. İnternet yoluyla işlenen hakaret suçunda suçu işleyen failin 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı kanunda düzenlenmiştir. İnternet üzerinden işlenen hakaret suçlarında görsel nitelikte ve yazılı içerik ve bilgi kullanılması suçun ispatı açısından kolaylık sağlamakta ancak suçun failinin kimliğini gizlemesi yahut da sahte kimlik kullanarak suçu işlemesi halinde failin tespiti ve delil aşaması mağdur açısından uzun ve zorlu bir süreci beraberinde getirebilecektir.
Günümüzde teknolojinin gelişimine bağlı olarak internet aracılığıyla suç işleme potansiyelinin giderek yaygınlaştığını belirtebiliriz. İnternet ortamında suça maruz kalan kişilerin gerekli belgelerle savcılığa suç duyurusunda bulunmaları soruşturma açısından zorunluluk taşımaktadır. İlgili cezai soruşturmada savcılık tarafından re’sen araştırma yapılmasına rağmen delillerin hızlı bir şekilde toplanması ve mağduriyetin en kısa sürede sonuçlanması adına alanında uzman bilişim avukatı vasıtasıyla sürecin takibi hak kaybını önlemek adına önem taşımaktadır. Hukuk bürosu olarak bilişim hukuku alanında uzman avukatlarımızla danışmanlık hizmeti sunmaktayız ve müvekkilin ihtiyaç duyması halinde soruşturma ve kovuşturma safhalarında da sürecin müvekkil lehine sonuçlanması adına hukuki takibini gerçekleştirmekteyiz.
İnternet Yoluyla Tehdit Suçu
Tehdit suçu, Türk Ceza Kanunu hürriyete karşı suçlar kısmında ve 106. maddesinde düzenlenmiştir. Tehdit, bir kişinin kendisine veya yakınlarının vücut bütünlüğüne ya da cinsel dokunulmazlığına yönelik hukuka aykırı nitelikte saldırı gerçekleştirileceğinin bildirilmesi şeklinde ifade edilmektedir.
Tehdit suçunun tıpkı hakaret suçunda olduğu gibi kovuşturma ve soruşturması mağdurun şikayetine tabi tutulmuştur. İnternet yoluyla işlenen tehdit suçunun faili 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İnternet yoluyla işlenen tehdit suçu en fazla e-mail, sosyal paylaşım siteleri, kişisel internet siteleri vb. ortamlarda gerçekleşmektedir. İnternet üzerinden işlenen tehdit suçu için kanunda suçun nitelikli hali olduğu -yani cezayı azaltan ya da artıran bir neden olduğu- konusunda düzenleme bulunmamaktadır. Suçun ispatı açısından görsel ve yazılı içeriğin yetkili makamlarla paylaşılması soruşturma ve kovuşturma aşamasında ispat açısından önem taşımaktadır. Uygulamada mağdurların özel hayatın gizliliğini gerekçe göstererek ilgili içeriği yetkili mercilerle paylaşmaması sürecin tıkanmasına sebep olmaktadır.
İnternet Yoluyla Şantaj Suçu
Şantaj suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 107. maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Şantaj, bir kimseyi hukuka aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlamak veya bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulmasıdır.
İnternet yoluyla işlenen şantaj suçunda faillerin en çok kullandıkları site, blog ve sosyal paylaşım ağları facebook, twitter, instagram, whatsapp ve bunun dışında görüntülü konuşma sitesi olan skype vasıtasıyla mağdurla iletişime geçerek resim, mesaj ya da video yoluyla mağdurları tuzağa düşürme saiki ile hareket edilmektedir. İnternet üzerinden şantaj suçunda suçun failleri öncelikle mağdurda bir güven yaratmakta ve bu şekilde mağdurun uygunsuz denebilecek resim ve video kaydını alarak bu hususu mağdura karşı kullanmakta ve karşılığında değişen miktarlarda para talebinde bulunmaktadırlar. Mağdurların bu şekilde şantaja maruz kalmaları durumunda vakit kaybetmeksizin uzman bir bilişim avukatından destek alması ya da ilgili mercilere durumu gecikmeksizin bildirmesi önem taşımaktadır.
İnternet Yoluyla İşlenen Suçlarda Yetkili Mahkeme
İnternet yoluyla işlenen suçlarda Ceza Kanunu’nda konuya ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığından ve Sulh Ceza Hakimliği ve Ağır Ceza Mahkemelerinin görev alanı dışında kalan konularda görevli mahkemenin Asliye Ceza Mahkemesi olacağı belirtilmiş olduğundan dolayı görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir.
İnternet yoluyla işlenen suçlar seçimlik hareketli fiillerle işlenebileceği için Ceza Muhakemesi Kanunu madde 12’ye göre yetkili mahkeme;
internet yoluyla işlenen suçlarda yetkili mahkemelerin belirlenmesinde dikkate alınır.
