Vergi Borcu Dolayısıyla Üçüncü Şahıslardaki Alacakların Haczi

Vergi Borcu Dolayısıyla Üçüncü Şahıslardaki Alacakların Haczi

2006 senesinde AATHK madde 79’a getirilen değişiklik ile birlikte Maliye Bakanlığı amme borçlusundan alacağını alabilmek için amme borçlusunun üçüncü şahıslara üzerindeki alacak, hak ve mallarına haciz getirebilmektedir. Tahsil dairesinin haciz bildirisiyle üçüncü şahıslar amme borçlusuna ifa etmesi gereken borçlarını tahsil dairesine ödemek mecburiyetindedirler. Haciz bildirisinden sonra esas alacaklı olan amme borçlusuna yapılacak olan ifalar geçersiz kabul edilecektir ve üçüncü şahsın tahsil dairesine karşı sorumluluğu devam edecektir. Bakanlık haciz bildirilerini üçüncü şahısların hak veya alacak ilişkisinde bulunduğu bankalara tebliğ ederek tahsil için bankaların genel müdürlüklerini sorumlu kılabilir.

Kendisine haciz bildirisi tebliğ edilen kişiler, 7 gün içerisinde, haczi tebliğ eden idareye borcun bulunmadığına dair yazılı bildirimde bulunmak zorundadır. Haczi tebliğ eden idareye karşı itiraz etmemiş olması durumunda gidebileceği iki itiraz ve müracaat yolları bulunmaktadır. Bunlardan birisi menfi tespit davası açmak, diğeri de tebliğ edilecek ödeme emrine karşı, 7 gün içinde vergi mahkemesinde dava açmaktır. Menfi tespit davası, 5479 sayılı yasa ile yapılan düzenlemeler sonucunda getirilmiş olup, herhangi bir nedenle 7 günlük itiraz müddetini geçiren 3. şahsın, haciz bildirinin tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinde, yer alan borcu sahibi mükellefin, kendisinden alacağı olmadığını veya malın elinde olmadığını ispat etmek zorundadır. İspat yükü, davacıya aittir. Menfi tespit davası açılması, takibin durdurulması için kafi değildir. Ayrıca mahkemenin, takibin durdurulmasına, (teminat gösterilecek) karar vermiş olması gerekmektedir.


Bu Makaleyi Paylaş