Faturaya Dayalı Alacak Davası

Faturaya Dayalı Alacak Davası

Alacak davası, kaynağı sözleşme, haksız fiil veya herhangi bir belge olan borcun ödenmemesi halinde mahkemeden ödenebilir hale getirilmesi için açılmaktadır. Alacak davalarında alacağın talep edilebilir olması için borcun vadesinin geçmiş olması, borçlunun borcunu ifa etmekte direnmesi ve son olarak da borçlunun borcun ödenmemesinde kusurunun olmaması gerekmektedir.

Vergi Usul Kanunu’nun 229. maddesine göre, satılan emtia ve yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı miktarı göstermek adına emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olan fatura, açılacak alacak davasının konusu alacağın dayandığı hukuki belge olabilmektedir.

İşbu faturaya dayandırılarak açılmak istenen alacak davalarında alacaklının ispat etmesi gereken hususlar vardır. Bu hususlar;

  • Faturada yer alan malların davalıya teslim edildiği,
  • Davacının malların tesliminin hangi yolla yapıldığını belgelemesi,
  • Sadece kargo veya posta firması tarafından düzenlenen belgenin ibrazı yeterli olmayıp malların davalı ya da davalının yetkili kıldığı kimse tarafından teslim alındığının ispatı da gerekmektedir.
  • Türk Ticaret Kanunu’nun 21. maddesine göre faturanın alacağın varlığına delil teşkil etmesi için karşı tarafın faturanın tebliğinden itibaren 8 gün içinde faturaya itiraz etmemiş olması gerekmektedir. Ancak bunun için taraflar arasında sözleşme ilişkisinin varlığının kanıtlanmış olması gerekmektedir.

Alacağının tahsili için faturaya dayalı alacak davası yoluna başvuran davacı/alacaklının bu sayılan hususları ispat edememesi halinde davayı kazanması pek mümkün değildir.

Faturaya Dayalı Alacak Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Faturaya dayalı alacak davasında görevli mahkeme, dava konusunun değerine ve tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalar ve ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerinde asliye ticaret mahkemeleridir. Yetkili mahkeme tespitinde ise borçlunun yerleşim yeri esas alınacaktır. Yani borçlunun yerleşim yerinin bağlı bulunduğu yargı bölgesindeki asliye ticaret mahkemesi yetkili mahkeme olacaktır.

Faturaya Dayalı İcra Takibi

  Fatura ile belgelenebilen bir borçta, borçlu tarafından borcun ödenmesi adına borçluya ihtar çekilir ve ödeme yapması talep edilir. İhtarnameye rağmen fatura bedelinin ödenmemesi alacaklıya ödenmemesi durumunda, alacaklı tahsili ya alacak davası yoluyla yapar ya da ilamsız icra yoluyla. Açılacak olan ilamsız icra takibine faturanın fotokopisi de eklenmelidir.

Faturaya Dayalı Takip İtirazının Kaldırılması

  Faturaya dayalı alacağı tahsil edebilmek için, alacaklının başvuracağı ilamsız icra takibi yolunda, borçlunun faturaya dayalı icra takibine itiraz etmesi halinde icra takibi durur. Bu itirazın kaldırılarak, faturaya dayalı icra takibine devam edebilmek için itirazın kaldırılması davası ile itirazı kaldırarak faturaya dayalı icra takibine devam edebilir. Tarafların bu hukuki süreci yönetebilmeleri ve hem emek hem zaman hem de hak kaybını önleyebilmeleri için profesyonel anlamda hukuki bilgi ve tecrübeye ihtiyaçları vardır. Taraflar bu ihtiyaçlarını ancak bünyelerinde uzman avukatlar barındıran hukuk büroları ile çalışarak yani onlara vekalet vermek suretiyle giderebilirler.

Faturaya Dayalı İcra Takibine İtirazın İptali Davası

  Faturaya dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında mahkeme incelemesini genel hükümlere göre yapacaktır. Bu incelemeye göre mahkeme, borçlunun borcunun tespitine karar verirse borçlunun icra takibine yaptığı itirazın kaldırılmasına ve şartları oluşmuşsa borçlu için inkar tazminatına karar verir. Mahkeme kabul kararında icra takip dosya numarasını da yazarak borçlunun itiraz etmiş olduğu icra takibini açıkça belirtir. Bu hüküm üzerine alacaklı, mahkeme kararını icra dairesine vererek ilamsız icra takibinin devam etmesini talep edebilir.

Alacaklı faturaya dayalı icra takibine itirazın iptali davasını kazanması halinde, genel haciz yolunu değiştirerek borçluyu iflas yolu ile de takip edebilir.

İptal davasının sonuçlarından bir diğeri de, mahkemenin borçlunun itirazının haksızlığına karar vermesi durumunda, borçlunun tespit edilen borç miktarının en az %20 sine karşılık gelen miktarı kadar icra inkar tazminatına hükmetmesidir.


Bu Makaleyi Paylaş