Kişilik Hakkı İhlaline Dayalı Tazminat Talepleri

Kişilik Hakkı İhlaline Dayalı Tazminat Talepleri

Kişilik Hakları

Kişilik hakları -sahip olduğu geniş yelpazesinden dolayı- en basit tabiriyle  kişiliğe bağlı olan tüm değerler olarak tanımlanmaktadır. Yani kişinin kişi olduğu için sahip olduğu tüm haklardır.  Bu değerler çerçevesine genellikle kişinin onuru, şerefi, toplum içindeki itibarı, özel hayatın gizliliği, özel ve mesleki sırlar, ekonomik varlığı girebilmektedir. Bu çerçevedeki değerlere herhangi bir saldırı, kişilik haklarına saldırı niteliği taşımakta olup, somut olaya göre mahkemece ayrı değerlendirmeye tabi tutulacaktır.

Kişilik Haklarına Saldırı

Kişinin kişilik haklarına yapılan bir müdahalenin saldırı niteliği taşıyabilmesi için Türk Medeni Kanunu madde 24’de belirtilen ön koşulun gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu ön koşul, fiilin hukuka aykırı olmasıdır. Bu hukuka ayrılık hukuk sistemin tüm alanları için geçerlidir. Ancak böyle bir saldırının hukuka aykırılığı özel hukuk ve kamu hukukunda farklı sonuçlar doğurmaktadır. Özel hukukta doğacak sonuç tazminat talebi olurken, kamu hukukunda bu saldırının sonucu için ceza öngörülebilir. Özellikle günümüzde bu saldırıların güncel ve sosyal medya aracılığıyla meydana gelmektedir.

Kişilik Haklarına Saldırıda Hukuki Korunma Yolları

TMK. md.24 kişilik hakkı zedelenen kişiye, rızası olmadıkça yahut üstün nitelikte özel veya kamusal yarar olmadıkça  çeşitli dava yollarını kullanarak hakkını koruya bilmesine imkan tanımıştır. Korumaya yönelik davalar ve tazminat davaları olmak üzere iki başlık altında toplanan bu davaların, kişilik hakkı zedelenen ve zedelenmesi muhtemel olan, bunun neticesinde maddi ve manevi zarar oluşan  kişilerce  hukuki imkan olarak kullanılması ve bu kullanılan imkanlardan en sağlıklı sonuçların alınabilmesi adına Proaktif Hukuk Bürosu dinamik ve uzman kadrosuyla hakkı ihlal edilen kişilerin yanında yer almaktadır.

Kişilik Hakkı İhlaline Karşı Koruyucu  Davalar

Kişilik Hakkı İhlaline Karşı Önleme Davası

Bu dava yolu ile kişilik hakkına yönelik tecavüz başlamadan, tecavüzü önlemek amaçlanmıştır. Bu davanın açılabilmesi için, kişilik hakkına tecavüz ihtimalinin olması yani yakın ve ciddi bir tehlikenin şüphe uyandırması yeterlidir. Bu dava sonucu, karara rağmen tecavüz oluşursa tazminat davasının kusur tespitinde bu karar esas alınacaktır.

Kişilik Hakkı İhlaline Karşı Durdurma Davası

Bu dava yolunda amaç devam eden bir tecavüzün durdurulmasıdır. Yazılı basın aracılığıyla veya radyo, tv yoluyla devam eden kişilik hakkının ihlali durumlarında bu dava yolu kullanılmaktadır.

Kişilik Hakkı İhlaline Karşı Tespit Davası

TMK madde 25. kişilik hakkı ihlali sona ermiş olsa bile kişinin bu hukuka aykırı fiilin tespiti için mahkemeye başvurabileceğini belirtmiştir. Durdurma davası, basın yoluyla işlenen kişilik hakkı ihlali durumlarında, aynı zamanda tespit davası işlevini de görmektedir.

Kişilik Hakkı İhlaline Dayalı Tazminat Davaları

Kişilik Hakkı İhlaline Dayalı Maddi Tazminat Davaları

Medya aracılığıyla yapılan ihlallerde, ihlalin gerçekleştiği yayın tarihiyle, sona erdiği yayın tarihi arasındaki mağdurun ekonomik zararı hesaplanıp bu dava türünde maddi tazminata hükmedilir.

İhlal medya aracılığıyla yapılmışsa, açılacak maddi tazminatın şartları TBK’na göre tayin edilecektir. İlgili kanun maddesine göre davanın şartları;

  • Kişilik değerine haksız bir saldırının varlığı,
  • Saldıran kusurlu olmalı,
  • Saldırıdan dolayı ekonomik zarar oluşmalı,
  • Saldırı ile doğan zarar arasında illiyet bağının varlığı.

Borçlar Kanunu madde 50’ye göre zararın ispatı, zarara uğrayan kişiye düşmektedir.

Kişilik Hakkı İhlaline Dayalı Manevi Tazminat Davaları

Manevi tazminat, kişinin kişilik hakkının zedelenmesi sonucunda yaşadığı üzüntü ve ıstırap için talep edilebilecek bir tazminat kalemidir. Ancak talep edilebilmesi için birtakım koşullar vardır. Bu koşullar;

  • Kişilik değerine yönelmiş haksız bir saldırının varlığı,
  • Saldıran kusurlu olmalı,
  • Saldırı sonucu manevi zarar doğmuş olmalı,
  • Saldırı ile doğan zarar arasında illiyet bağı bulunmalı.

Hakim tazminat miktarına belirlerken tarafların sosyal durumlarını ve somut olayın şartlarını gözeterek hükümde bulunacaktır.

Kişilik Hakkı İhlaline Dayalı Vekaletsiz İş Görme Davaları

Türk Medeni Kanununun 25. maddesinin kişilik hakkı zedelen kişiye tanıdığı dava haklarında birisi de vekaletsiz iş görme davasıdır. Bu dava türü ile birlikte kişi, saldıranın saldırı neticesinde elde ettiği kazancı kendisine verilmesini talep edebilir. Saldıranın, kişilik değerlerine karşı giriştiği bu ihlal yarattığı etki nedeniyle belli bir kazanç getirmiş olabilir. Bu kazanç mağdurun maddi zararı niteliğine sahip olmadığından dolayı, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre talep edilebilecektir.


Bu Makaleyi Paylaş