Boşanma davalarının temelini dava dilekçesi oluşturur. Hakim, davayı dilekçede yer alan talepler, olaylar ve deliller çerçevesinde yürütür. Bu nedenle dilekçe ne kadar sağlam ve hukuki açıdan doğru hazırlanırsa, davanın lehinize sonuçlanma ihtimali de o kadar yüksek olur.
Bir boşanma dilekçesi sadece resmi bir yazı değildir; aynı zamanda hukuki stratejinin yazılı belgesi niteliğindedir. Bu yüzden dilekçe hazırlarken mutlaka uzman bir boşanma avukatının desteğine başvurulmalıdır.
Özellikle internette dolaşan hazır “boşanma dilekçesi örnekleri” ya da adliye önlerinde arzuhalcilerden alınan standart dilekçeler, kişisel ve hukuki ihtiyaçları karşılamaktan uzaktır. Yanlış veya eksik dilekçeler, hak kaybına yol açabilir.
Boşanma dilekçesi hazırlanırken şu hususlara dikkat edilmelidir:
Olaylar açık ve net bir şekilde ifade edilmelidir. Gereksiz ayrıntılardan kaçınılmalıdır.
Türk Medeni Kanunu’nda belirtilen boşanma sebeplerine dayandırılmalıdır. Kanunda sayılmayan sebepler boşanma gerekçesi olamaz.
Deliller eksiksiz gösterilmelidir (mesaj kayıtları, tanık, resmi belgeler vb.).
HMK m.119’da sayılan unsurlar dilekçede yer almalıdır (taraf bilgileri, talepler, imza vb.).
Sonuç ve istem bölümü (netice-i talep) dilekçenin en önemli kısmıdır. Çünkü hakim, taleple bağlıdır. Dilekçede ne talep edilmişse ancak o kadarına hükmedebilir.
Bazen dava sebebi, taraflarca tam tespit edilemeyebilir. Bu noktada avukat, müvekkilinin menfaatine en uygun hukuki sebebi belirler ve dilekçeyi bu çerçevede hazırlar.
Boşanma davasında dört ayrı dilekçe aşaması bulunur:
Dava Dilekçesi – Davayı açan taraf tarafından hazırlanır.
Cevap Dilekçesi – Davalı eş tarafından hazırlanır.
Cevaba Cevap Dilekçesi – Davacı tarafından hazırlanır.
İkinci Cevap Dilekçesi – Davalı eş tarafından hazırlanır.
Bu dilekçeler aşaması tamamlanmadan mahkeme ön inceleme duruşmasına geçmez. Dolayısıyla dilekçe süreci, boşanma davasının en kritik evresi olarak görülmektedir.
Eğer boşanma davası eşiniz tarafından açılmışsa, dava dilekçesi size tebliğ edildikten sonra 2 hafta içinde cevap dilekçesi vermeniz gerekir. Bu süre içerisinde dilekçenin verilmemesi halinde, davacının iddialarını inkâr etmiş sayılırsınız. Ancak bu durumda siz yeni iddialar ve deliller ileri süremezsiniz. Bu da menfaatlerinizi zedeler.
Cevap dilekçesinde dikkat edilmesi gerekenler:
Kanuni süreye uyulmalıdır.
İddialara karşı somut savunma yapılmalı ve deliller ortaya konulmalıdır.
Gereksiz ayrıntılardan kaçınılmalı, hukuki çerçeve korunmalıdır.
Mutlaka boşanma avukatı desteği alınmalıdır.
Boşanma dilekçesi, hukuki bilgiden çok daha fazlasını gerektirir. Doğru hukuki sebebe dayanmak, delilleri eksiksiz sunmak ve talepleri doğru formüle etmek uzmanlık ister. Yanlış dilekçe, sürecin uzamasına, hak kaybına hatta davanın reddine yol açabilir.
Bu nedenle boşanma davası sürecinde uzman ve tecrübeli bir boşanma avukatı ile çalışmak, geleceğinizi doğrudan etkileyecek bu davada en doğru adım olacaktır.
Boşanma davalarında dilekçeler, sürecin kaderini belirleyen en önemli araçtır. Hazır dilekçe örneklerine veya arzuhalcilere güvenmek yerine, kişisel durumunuza özel hazırlanmış, profesyonel bir dilekçe ile sürece başlamak gerekir.
Unutulmamalıdır ki; iyi hazırlanmış bir boşanma dilekçesi, davanın seyrini doğrudan belirler. Bu nedenle sürece, mutlaka alanında uzman bir avukat eşliğinde adım atılmalıdır.